Tarım sektörünün pandemiyle birlikte altın çağını yaşadığından bahseden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, Ege İhracatçı Birlikleri üyelerinin 2020’de tarım ihracatının yüzde 4 artışla 5 milyar 100 milyon dolara ulaştığını açıkladı.
“2020’de Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği olarak 846 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Katma değer zinciri, organik üretim ve ortak akıl bilinciyle büyük bir irade oluşturularak genişletilebilir. İklim değişikliğiyle mücadele zamana karşı bir yarış ve etik bir hesaplaşma. En ufak bir çaba bile önemli. Tetikleyici olmamız lazım. Organik Tarım ve İyi Tarım uygulamaları, tohum bankaları, tarım alanlarının korunması ve genişletilmesi, gıda israfının önlenmesi için birçok proje hayata geçiriliyor. Artık bütün tüketiciler küresel sorunlar üzerinde ciddi bir şekilde kafa yorması gerektiğini biliyor. Biz marka değerimizi, ürünlerimizi yarınlarda var olacak yeniliklerle donatarak artırabiliriz. Tarım ve Orman Bakanımız Sayın Bekir Pakdemirli’nin ülke çapında başlattığı “Gıdanı Koru, Sofrana Sahip Çık” kampanyası toplumun ekolojik duyarlılığını harekete geçirmiştir.”
Daha az kimyasal, toprağın doğru şekilde işlenmesi şart
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Journal Science’ın araştırmasına göre mevcut yöntemlerle ile üretilen gıdaların 80 yılda 1,4 metrik trilyon ton sera gazı emisyonuna neden olacağını söyleyerek organik üretimin ve bitkisel beslenmenin önemine değiniyor.
“Daha az kimyasal kullanımı, toprağın doğru şekilde işlenmesi 540 milyar metrik ton emisyonu önleyecek. Pandemi gıdanın hayati önemde olduğunu bir kez daha gösterdi. 2020’de yüzde 17’lik artışla 1 milyar 39 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirerek artış rekortmeni olduk. Tüketicinin sağlıklı gıdaya ulaşması, biyolojik çeşitliliği koruyarak üretim yapmak, çiftçilerimizi doğru üretim yöntemlerine yönlendirmek için yıllardır omuz omuza kararlılıkla direndik. Bunun sonucunda sadece insan eksenli değil, bütün ekosistemi düşünen, organik tarımı savunan ilkemiz ortaya çıktı.”