Her geçen gün artan nüfusa sağlıklı, güvenilir ve ulaşılabilir hizmet sunma hedefiyle farkındalık yaratmak ve yatırımına hızlı geri dönüş almak isteyenler, fırıncılıkta buluşuyor. Yeni Nesil fırıncılık kültürünü Türkiye’ye taşıyan Bay Bread, stratejik lokasyonlarda açtığı satış noktaları ile hızla büyürken, deneyimli kadrosu ile marka kimliğini en iyi şekilde yansıtarak "Yeni Nesil Fırıncılık" konseptini hayata geçiriyor. Üretim fabrikasını 2015 yılında İstanbul’da kuran Bay Bread, ürünlerini son teknolojiyi kullanarak, gıda mevzuatına ve yüksek kalite kontrol standartlarına uygun hijyenik koşullarda üretiyor.

Bay Bread yöneticisi Serdar Yalçınkaya markanın kuruluş öyküsüyle ilgili şunları belirtti; Büyüklerimin ve sektördeki iş ortaklarımın unlu mamul sektöründe yaşadığı zorlukları çok dikkatle inceledim, dünyadaki ekmekçilik ve unlu mamul sektörünün nasıl gelişim gösterdiği konusunda da  tespitlerim oldu. Türkiye’deki geleneksel fırıncılık metotlarının değişen insan taleplerine karşılık doğru çözümler üretmediğini tespit ettim. Bu tespitler neticesinde fırıncılığa yeni bir bakış açıcı katabilmek adına Bay Bread fikri oluştu. Bay Bread bir fırıncılık modelidir. Fırın makineleri sektörlerine uzun yıllardır hizmet veriyoruz. Amacımız sektöre teknoloji üretmek. Bunu gerek makine ekipmanlarımızla, gerek iş modelimizle, gerekse kullandığımız teknolojiyle üstlendiğimiz bir mesleki sorumluluk olarak görüyorum.

Unlu mamullerin ticari büyüklüğü 50 Milyar Dolar

“Mesleğimizin ne kadar önemli ve kutsal bir meslek olduğunu pandemi döneminde gördük. Tüm meslek grupları ve sektörler kapalıyken fırıncılık, sağlık sektörü ve haber alma sektörü ön plana açıktı. Sokağa çıkma yasaklarında da normal zamanlarda da ekmek üretimi hep devam etti. Ekmek toplumumuzun temel gıda maddesi olmaya devam ediyor. Türkiye’de ekmek, unlu mamuller ve pasta sektörünün ticari büyüklüğü yaklaşık 50 milyar dolar. Bu rakam Türkiye'nin yıllık enerji ithalatıyla yaklaşık aynı büyüklüktedir.

Kişi Başı 4 bin 650 TL’lik unlu mamul tüketiyoruz

Devlet İstatistik Enstitüsü'nün 2018'de yaptığı araştırmaya göre kişi başı ekmek tüketimi 155 kg. Türkiye'de bir kişinin yılda tükettiği ekmeğin karşılığı yaklaşık bir kişinin Bin 162 TL.  Bizim elimizdeki verilere göre ise kişi başına ekmeğin dışında tüketilen unlu mamuller pizza, simit, börek, çörek vs. bu rakam 4 bin 650 TL'yi buluyor. Bunu 83 milyonla çarptığınızda ortaya çok büyük bir rakam çıkıyor. Bizim burada vurguladığımız rakam 55 milyar dolar. Biz böyle önemli bir sektörün temsilcisiyiz. Bu o kadar önemli ki. Bundan çok daha küçük rakamlar için dünyada savaşlar sürüyor. Türkiye'de hala % 90 yerliliğini koruyan unlu mamuller sektörü için iştahı kabaran çok sayıda ülke var.

Çağa ayak uydurmazsak yerli üretim yüzde 10’a iner

Biz diğer sektörlerde olduğu gibi kozmetik, deterjan, bankacılık, sigortacılıktaki gibi akıllı ve çağa uygun hareket etmezsek önümüzdeki 10 yıl içinde yüzde 90'ı yerli olan bu sektör, yüzde 10'u yerli hale dönüşecektir. Bu sektörün ve ülkenin ekonomisi için çok önemli ve can alıcı bir gerçektir. Ümit ediyorum ki büyüklerimiz, sektör, sivil toplum örgütleri bunu en kısa zamanda algılar, fark eder ve bunun için çağa uygun yasal ve teknolojik çözümler geliştirirler.

Değişmeyen tek şey değişim

Değişmeyen tek şey değişimdir. Elbette ki teknoloji her alanda hayatımızda değişiklik sağlıyor. Bunların hepsi heyecan verici. En önemli değişim son yıllarda tüketicinin davranışlarında oluşan değişim. Alışveriş yöntemleri değişiyor. Mobil telefonlar her yerde her alanda karşımıza çıkıyor. Pandemi döneminde ürettiğimiz ürünleri evlere sokma fikrini düşündüğümüz zaman hiç zaman kaybetmeden tüm dijital kanallarda duyuru yaptık. Mart 2020'de çok kayda değer olmayan bir harcama yaparak yeni geliştirdiğimiz paketlenmiş ürün menümüzün İstanbul’da 300 bin kişi tarafından algılanmasını sağladık. O kadar önemli bir değişim ki bizim için. Bu bizi heyecanlandırıyor.

Mobil hayat, mobilize hayat çok ciddi anlamda mutluluk verici

Bugün projelerimizin temelinde daha hızlı ve daha etkin bir şekilde tüketiciyle buluşabilme imkanını sağlayan teknolojilerin varlığı yatıyor. Ne kadar çok tüketiciye ürünü gösterebilirsek bizim için o kadar çabuk eskiyor ve yeni ürünler ortaya çıkarmamız gerekiyor. Bu da bizi çok heyecanlandırıyor. Pazarlamanın geldiği nokta çok heyecan verici. Mobil hayat, mobilize hayat çok ciddi anlamda mutluluk verici.

Fırıncılığı dijitale adapte eden ilk firmayız

Perakende sektörünün dinamikleri değişiyor ve gelişiyor. Bunların en önemlisi dijital ve e-ticaret sektörü. Dünyada perakende sektörü her gün daha çok dijitalleşiyor. Sipariş verip adreslerine teslim istiyorlar. Bay Bread ile ulaştığımız teknoloji neticesinde odaklandığımız “evde fırın” ve “işte fırın” projeleri de dijitalleşen perakende sektörüne ekmek ve unlu mamul sektörünün uyumlandırılmasını tarif ediyor.  Biz artık insanların evlerinde her daim sıcak ekmek ve unlu mamul çeşitlerine ulaşabilmeleri için ürünlerimizi paketlenmiş bir şekilde onların sipariş verebileceği dijital kanallardan ve sipariş hattımızdan sipariş vermelerini sağlıyoruz. Geliştirdiğimiz teknolojinin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlıyoruz. Bizim ve dünyanın değişen teknoloji dinamiği, dijital olma ve dijital kullanımın artması konusuna Türkiye’de ilk defa fırıncılığı adapte eden marka olduğumuz için de çok memnunuz ve gururluyuz. Sadece pişmiş ürünlerin teslimatı değil, müşterinin evinde sıcak ürüne ulaşması için Bay Bread’in geliştirmiş olduğu evlerde pişirilebilecek ürünlerin evlere teslim konusu değişimdir, unlu mamul sektörü için de çok önemlidir.”